19 Eylül 2008 Cuma

Kayda-değmez Karakterler ve Ziyanlıkları

Bir insanın değeri kesirle ifade edilecek olsa; pay insanın kişiliğini
gösterir, payda ise kendini ne zannettiğini. Payda büyüdükçe kesrin değeri
küçülür.
Tolstoy

Yazıma bu alıntıyla başlamak istedim, aslında başka birşey yazmasam da olurdu, ama kendimden cümlelerle desteklemek isterim bu anlamlı alıntıyı. İnsanoğlunun sürekli, düşünen ve sürekli öğrenen bir canlı olduğunu hepimiz biliyoruz.Öğrenme, kişiliği geliştirme süreci biz ölene kadar devam eder. Bunun dışında kendi değer yargılarımız vardır, kendi sıfatlarımız, bize anlamlı gelen şeyler, güzel bulduklarımız...bunların hepsi insandan insana, karakterden karaktere göre değişen şeylerdir.

Benim siyah rengi sevmem, beyaz rengi sevenlerin zevksiz olduğunu göstermez.Ve ben bunu iddia edemem.Basit laf vardır ya; "zevkler ve renkler tartışılmaz." diye, işte aynen öyle.

Ama günümüzde şöyle bir alışkanlık sözkonusu; "benim beğendiğimi beğenmeyen zevksizdir, benim düşüncelerimi benimsemeyen beyinsizdir."
Fakat ne yazıktır ki bu kişinin gelişmemiş kişiliğinden doğar, insanların düşündüklerine, inandıklarına, beğenilerine, söylediklerine saygı duymayan ham kişiliklerdir bu zatlar.Saygı duyma erdeminden bir haber, sadece başkalarına değil, aslında kendisine de saygısız kişiliklerdir...
Üstelik patavatsızlardır da, düştükleri gafletin farkında olmayıp, pervasızca dalga geçerler karşılarındaki insanlarla, kendi zavallılıklarını görmeyip. karşısındakinin görüşlerini hiçe sayıp, eleştiri değil adeta saldırı zırhlarına bürünürler.Belki de aynı seviyesizlikte bir de karşılık beklerler.Bu tip insanlara söylenecek basit bir cümle vardır aslında; "beni eleştireceğine, kendini geliştir!"
Kullanmanızı tavsiye ederim, belki birşeyler dankk! eder belli mi olur:)Kendi çiğ karakterlerini pişirmeye çalışmayıp, başkalarını küçümseme çabaları sadece trajikomik bir davranıştır.Gülersin ama aslında acıyorsundur ister istemez.


Görüyorum etrafta böyle insanlar, gülüyorum bende.:)
Ve yine güzel bir alıntıyla da yazıma son veriyorum.

"Şevkat-ü merhamette güneş gibi ol,
Kusurları örtmede gece gibi ol,
Sehavet-ü cömertlikte deniz gibi ol,
Hiddet-ü asabiyette ölü gibi ol,
Tevazu ve mahviyette toprak gibi ol,
`Ya olduğun gibi görün,
Ya göründüğün gibi ol`."
Mevlana

Hiç yorum yok: