10 Mart 2010 Çarşamba

İçimdeki Savaş

Oda sıcaklığına bırakılmış bir kalp var masada

Benimse sol tarafımda kocaman bir boşluk..

Gerisin geriye koyamıyorum, artık eskisi gibi değil

Çürümeye yüz tutmuş kalbim.


Çaresizliğin ne olduğunu şimdi anlıyorum

Bildiğimi sanıyormuşum bunca zaman

Aynaya baktığımda güçsüz bir ben görüyorum.

Buğusunu silmeden her şey netleşmeden kaçıyorum hemen oradan.


Düşüncükçe büyüyor sorular kafamın içinde

Düşünmesem yok olacaklarmış gibi sanki

Kendimi suçluyorum yine

İçimdeki savaş yine kendimleymiş anlıyorum.


Mutluluk ihtimalini artık kurmuyorum hayallerimde

En az mutsuz olmanın yollarını arar olmuşum

Kırılmamanın çarelerini sorar olmuşum

Kendi kendimi yiyip bitiyormuşum..


Artık perdeleri açmaz olmuşum

Karanlık düşlerime yetmiyormuş güneş

Ben de vazgeçmişim uğraşmaktan

Karanlıkta kendimle kalmışım zavallıca.

İçimdeki şizofrene inat bir umut besliyor kalbim

Akılların alamayacağı sabrı gösteriyorum hayata

Kendimi tanıyamıyorum, inanamıyorum

Bunun oyunun adı mutsuzluksa ben galiba başroldeyim.

Hiç yorum yok: